Kendin olmak
Hayatınızda uyguladığınız veya sık sık düşündüğünüz bir söz var mı? Kendin ve özgün olmak … !
KÜNYE - ben de yazıyorum, diyenler yazdı; biz siziz...
Hayatınızda uyguladığınız veya sık sık düşündüğünüz bir söz var mı? Kendin ve özgün olmak … !
1 Mayıs, tüm dünyada işçilerin haklarına ve emeğe adanmış bu özel günü kutluyoruz. İşçi Bayramı, aslında sadece bir tatil değil, aynı zamanda emeğin ve dayanışmanın önemini hatırlatan bir anma günüdür.…
Edebiyat, geniş alana yayılır ayrıca kelimelerin bir araya gelerek bir sembolizm mozaiği oluşturmasıyla ortaya çıkar. Bir yazar, kelimeleri ustalıkla seçer ve cümleleri dokurken, okuyucunun zihninde canlandırmak istediği görüntüyü, duyguyu ya…
İçinden bir eylül geçer ömrünUzayıp giden bir yolBir eylül sancağı elimdeYüreğimde zamansız güz artığıKızıl gonca açar hüznün göbeğindeKümelenir turnalarTuruncu akşamlarında İçinden bir eylül geçerSensizliğinTeninde eylül kokusuBi türkü sıcaklığı nefesin değer…
Bir zulme ne kadar sessiz kalınır ki! Yıllardır sessiz kalındı ve kaldık. Artık susmayalım hatta bütün dünya susmayın! Yıllardır türlü işkencelere maruz kalan Filistin halkı şimdi de savaş adı altında…
Dünya kadınlar günü 8 Mart’ta kutlanan uluslararası bir gündür. 1975 yılında Dünya Kadınlar Yılı’nı ilan eden Birleşmiş Milletler Örgütü, 16 Aralık 1977 tarihinde 8 Mart’ı tüm dünya kadınları için Dünya…
Bir cümleyi inşaa etmek kadar zor , enkaza dönen bir şehri, yok olan hayatları ve hayalleri inşaa etmek .Neresinden tutsanız dökülüyor , sanki hiç kimse yaşamamış ,hiç kimse geçmemiş bu…
Bir uykuyu tarumar eden depremler bölüyor geceyi hançer gibi …Derin bir uykunun etkisiyle saat 04.15 suları çığlık çığlığa bölünen uykular,ya da ne olduğunu anlamadan çöken binalar. Nasıl korkuyla sarsıldık. Sözün…
Kurumsal PencereBir kurumu zirvede tutan şey sunduğu hizmet kalitesi ve sergilediği ahlaki duruşudur.Vizyonunu ortaya koyan işletme ise kapsadığı alan hedef ve stratejileridir. Gelecekteki konumuna nihayetine odaklanır. İşletmelerde kaliteli bir örgütlenme…
Basmakalıp kişiliklere bürünmek. Hayat nasıl bir tedrisattan geçirdi bilmiyorum şu insanlığı?Sadece kendinden başka kişileri göremiyorlar, ben merkezci anlayışı aldı yürüdü. İnsanların farklı fikirlerine saygınlıkları kalmadı, yok denebilecek boyutta. Bir bez…
Tuğba KAN Sizin hayattan veİnsanlıktan beklentiniz nedir peki? Hiç düşündünüz mü ? Bu iki soruyu yönlendirerek başlamak istedim yazıma,Öncelikle hayatı baz alacak olursak ;Yaşamın her evresinde buluyor insan kendini güzellikleriyle…
Tuğba KAN Sabır kavramı, yüreklerimize işlenen bir olgu gibidir. Gerçekleşmesini istediğimiz her şey için bedenimizin ruhumuzun bir direnç göstergesidir ya da kötü bir durum olumsuz bir şeyle karşılaştığımızda kendimizi kontrol…
Yılgın bir bam teli gibi yüreğim. Sevdanın mızrabı vurdukça inleyen ahlarım var.Ömrüme akseden hüzünler yoruyor bedenimi. Kirpiklerimde acıların ağırlıklarını tartiyor, uykusuz sabahlarım .Ümitsizlik zerk ederek ilerliyor bedenimde. Çehremizde bin azap…
Ne vakit gelse eylülDevinir bir hüzün parmak uçlarımdaDaha bir hazin olur akşamlarRüzgarlar daha bir hoyrat eser Ne vakit gelse eylül….Bir hüzün elimde yumak yumak olurTütsülenmiş acılarlaSarar içimiKurutulmuş baharlar savrulurSaçlarından ..…
Göğe bak sevgili…!Göğe bak ,beni görmek istediğindeBakışlarımız çakışır belki sonsuzluğumdaYüreğinin ihtilalleri maviye çalıncaHatırla hatırla beniBir ruh süzülür içineSen dualarŞiirlerSerp üzerime … TUĞBA KAN
İlk defa geçiyorum sanki bu sokaktan ,tanıdık bir yabancıyım , adını, adresini ezberlemeye çalışıyorum ,uzunca etrafı seyrediyorum.Sayısızca geçmişliğim vardır oysa sokağından ,hiç görmemiştim mesela yer yer silinmiş bu duvar yazılarını…
Çatı katına kaldırılmış anılar Umut ipinde Asılı durur. Yumak yumak olurZamanın elindeSarıldıkça Tahta sandıklar işlenmişNakış nakış ustalıkla.Asma kilit ağzında Pas tutmuş dili Sustukça UnutuldukçaDüğüm düğüm olurBoğazında Kederli mazi Bir işlemeli…
İçinden bir eylül geçer ömrünUzayıp giden bir yolBir eylül sancağı elimdeYüreğimde zamansız güz artığıKızıl gonca açar hüznün göbeğindeKümelenir turnalarTuruncu akşamlarında İçinden bir eylül geçerSensizliğinTeninde eylül kokusuBir türkü sıcaklığı nefesin değer…
Bilir misin?Gecelerde sabahları beklemeyiCan kenarında bir yığın hüzünle…
Katre katre şiirler yağarGöğü sağdıkça umutlarım.Çiçeklerle bezeli düş sokaklarından geçerkenKokular sürerdi rüzgar saçlarımaAh yüreğimdeki taşkın çoçukluğum,Düşse bile gülüp geçerdi… Oysa şimdi şiir dokuyan ellerimKan revan içindeZamanı öldürdükçe..Zaman öldükçeGözlerimizde bir matem…
Tut ki sevdadandırElimizdeki bereketToprağa değinceLeylakların, gelinciklerin filizlenmesiBaşakların dolgunlaşması…Tut ki sevdadandır Tut ki sevdadandır gülüşlerimizKıraç toprakların yeşermesiBahar çiçeklerinin açmasıDelice koşuşan çocuklarGökyüzündeki tatlı telaşAzad ettiğimiz sevdanın kanat sesleri…Tut ki sevdadandır Tut ki…
Oysa gökyüzü dökülürdü ruhuma….Islak dudaklarımda mavi bir terennümMavi bi düşün neşvesiydiSızan yarınlaraŞimdi mavi bi gül açıverir sabahlarımaYalın ayak…Düşleri mavilere kararak koştuğumGökyüzüm!Şimdi yangınlar maviAlev alevYangınlar içinde benYandıkça maviye çalanBir bedenÖksüz yüreğimSen…
Nazım’ın da dediği gibiNasıl ağlamalı insanBaşım omzunda ikenKatreler gömleğine sızarkenSessizceHissettirmedenNasıl nasıl ağlamalı insanYürek arınırdı ağladıkçatüm hazinlerdenHuzur bulurdu yüreğin sesini duydukçaNasıl ağlardım birbilsenNasıl…. TUĞBA KAN
Etekleri uçuş uçuş bir kızYüreğinde ürpertiyle gara doğru koşuyorSaçlarını rüzgarlara savuruyorTüm hızını kesiyor birdenVeda etmeden uzaklaşan trenÇisil çisil yağan yağmuraGözyaşları karıştı…Yığılıp kaldı yere ansızınGeç kalmıştı saliseler kalaAvucunda sıkıştırdığı bi mektupDüşüvermişti…
Sessizliğin içimde bi çığlık olup Büyüdükçe büyüyor…Oysa uzun boylu sevmiştim seni benŞimdi bu uzun bekleyişler niyeKirpiğinde bir inci tanesisin sabahlarınÖzlemlerini asıyorum ruhumaEn yalın haliyle yokluğun sarıyor beniNicedir geçmiyor sokağımdan Sükut-u…
Bir memleket kokusu yayılırGittiğimiz trendenŞu görünen buğday başaklarından. Küçük bir çocuk el sallıyor Belki hiç gelmeyecekmiş gibi giderkenMemleket solur bu trenBuğulu gözler vedalar bırakır sadece ardında Bir memleket kokusu varSevdanın…
Gül kokusunda seni aramak… Bülbülleri susturan fikratın Koparır dalından tüm sevdalarıÇeşmimde solan silüetinFlulaşır…Gözlerimde yok oluşun.Kanatır yaralarıKayboluşunun, direnişininİmdat çığlıkları mıdır bu yoksa?Tutunamayan bakışlarınlaBin kere daha öldüm…. Her günün sabahında seni aramakHasretin…