YÜREKSİZİM
Orada bir kalem düşer elden Burada kağittan benzim parça parça Yerden kara arnavut kaldırımı Orada bir can ağlar Burada cehennem ateşi yanar Çilekeş yürekhanem de Orada bir kibrit çaksa Burada…
KÜNYE - ben de yazıyorum, diyenler yazdı; biz siziz...
Orada bir kalem düşer elden Burada kağittan benzim parça parça Yerden kara arnavut kaldırımı Orada bir can ağlar Burada cehennem ateşi yanar Çilekeş yürekhanem de Orada bir kibrit çaksa Burada…
Sarı goncalardan, bahsi diyardımGecesiz düşsüz, soluksuz suydu Diyar diyar gezdim , soramam yoluNehirlerim aksa , yatağım soluKoptu inci derya, yok yolu solu İncindim solumdan,kapanmaz yaramAramam her gözde ,dermanı karamSelamsız olsa da…
WWW.KUNYEONLİNE.COM‘DA NASIL YAZI YAYINLAYABİLİRİZ? Aşağıdaki iletişim formunu eksiksiz doldururunuz. Gelen mail davetini kabul ederek üye olup yazılarınızı yayınlayabilirsiniz.
Eser sahipleri yayımlanmamış ve ödül almamış tek öykü ile katılacaklardır. İsteyen tek öykü ile de katılabilir. Konu sınırı yoktur. Öyküler (bilgisayarda yazılmış) en az 2 en çok 14 sayfa olacaktır.…
Yâr bana bir eğlence medetTam iki dudağının arasındaKahverengi gözlerin bol cilveli akındaAşkın ile sarhoşluk gerekDerler ki “bana sen gerek”Ayılmayayım… Yâr bana sen gerekMemleketin bir ucundan başlayan hırçın rüzgar gibiSaadet yağmurlarında…
Hadi gelBiliyorsun zaten öyle de böyle de batıyor dünyaŞu kıyıda aman Allah ne hasretler gittiHiç bir şeyi dert etme saygı değer hanımHadi gel bu kadar hasretliğe dayanmaz gönül Hadi gelGözlerin…
Yalnızlık yağmuru,Bedenin yanımda olmayınca başlar,Sırıl sıklam ıslanırım,Sen aklımda olduğun için ben hiç üşümem… HASAN AKBAL
Ömrün de, yılın da bir sonbaharı,Renk-a renk açtılar Kasım patları.Kırmızı, sarı renk sardı ovayı,Güzle oynaştılar Kasım patları. Önce sarılara sardı gülleri,Soğukta kızardı pembe halleri,Mor açan var, sevilmeli dilleri,Kasım’da coştular Kasım…
Kişiyem diyennen, satgın adamnanMert düşman cebinde guruş yahçıdı.Kelbecer, Hocalı, Şuşa, Ağdam’nan,İşgalci düşmana vuruş yahçıdı. Şairler meclisi söz gapısıdı,Kılı kırka yaran göz gapısıdı,Hakkı bilenlerin öz gapısıdı,Haklının yanında duruş yahçıdı. Düz ayağa…
yine yeniden fakirin ekmeği kırıldı aşı , ocağı göçük altında sustu ses yok ! lokması boğazında, tek nefesi elinde kör duvarlarda yankılandı ses kimse var mı ? ses yıkıldı, insan…
Buldukça kaybediyorum içimde kendimi, Her düşüncede sende buluyorum mesudiyeti, Cümleler içinde saklıyorum seni anlatan her hissiyatı , Bazen anlatamıyorum içimde hep müstesna olan suret i cemi olan Okudukça yazıyor yazdıkça…
bir, bir akşam daha, bir daha bir, bir kuş’ku daha , bir daha ne çok, ne çoklara gebelik ne çok, üryan bebe, bebeklik sabah boynunu büker, günden belki tekrarın tekrarından…
sancılı bir sabahın koynundayım yastığım dargınsa yorganım hiç bakmıyorsa suratıma suç benim çoktandır içli dışlı bir uykuyu gözünden öpemedim ellerim yastığımı kucaklamadı yorganım ninniler söylemedi uyku da düşte öksüz kaldı…
Buz gibi bir yangın yeridir,Ateş belirsiz duman belli. Sebepsiz mi sandın dalgaları,Martılar yalnız limanda. Kanadı kırık sevgi,Bilen belli, bilmeyen belli değil. Susadı penceremde kuşlar,Az kaldı bir gün barışa uçar. HASAN…
Zaman, yüz hatlarımız da dolanan bir gezgin,Günler yol,Aylar yolcu,Mevsimler durak,Yıllar geçerken, nice düşünceler var ki yeşermemiş kurak…
belki de unuttuğumuz bu koşarken yürüdüğümüzü ağlarken güldüğümüzü unuturken hatırladığımızı bilsek bilebilsek kefenlerimizi çıkarıp ölü bedenimizden sıyrılabiliriz işte o zaman dirilmek şahlanır sevgi adımlar aşk bedene düşer işte o zaman……
WWW.KUNYEONLİNE.COM‘DA NASIL YAZI YAYINLAYABİLİRİZ? Aşağıdaki iletişim formunu eksiksiz doldururunuz. Gelen mail davetini kabul ederek üye olup yazılarınızı yayınlayabilirsiniz.
gün kapanır göğü inleten ahtta küserim çiçekler gibi bedbahta kapanırım içimin ,tek tahtına sararım düşlerimi elmas taşta özlemek gelir geceye inatla dudaklarım düşerken sen damlarsın zamanı ,azı ,çoğu farketmeden geceye…
Amaç:Saklı kalmış kalemleri keşfedip yüreklendirerek edebiyat dünyamıza soluk katabilecek yeni yazarlar ortaya çıkarmak ve Halide edip ADIVAR’ın değerli anısını yaşatmak. Öykü, hayatın sesidir; yaşananları ya da yaşanılabilecekleri kaleme alırken duyguların…
Hâlâ denizler dalgalıdırburada. Soğuklarsıcağın alevindekavrulmuş. Ruhlarıyanık hecin yüzlüler,her vaktin kahramanı. Bir yalan kikimse doğrusunainanmıyor. İnsaniçindeki celladahüküm ile veda ediyor. HASAN AKBAL
Sana şiirler,şarkılar söylemeyi isterdim.Yüzünün gökyüzünden güzel olduğunu kanıtlamayı isterdim.teninin her zerresine sahip olmayı,kokunun kokuma karışmasını isterdim.isterdim de isterdim. Bitmezdi hiç isteklerim.En çok benim olmanı,göğsümde uyumanı isterdim.yüreğine sevda,Derdine derman olmayı isterdim.Dedim…
Yarışmaya başvurular, 20.10.2020 – 20.11.2020 tarihlerinde yapılacak. Sonuçlar ise 25Kasım 2020’de açıklanacak.Her yazarın ancak bir eserle katılabileceği yarışmada dereceye girenlere çeşitli ödüller verilecek.YARIŞMA ŞARTNAMESİYaşamın her alanında sesimizi, sözümüzü duyurmak için…
Arada bir cereyan eden umutlar arasında sıkışıp kalmışım Hangi duvara yaslasam sırtımı, ciğerlerim nem tutuyor Yıllardır fark etmemiş, üzeri tozlu küflü bir kalp taşımışım Sanırım bu yolun zorlu patikaları artık…
şimdi tam da şimdi geç kalınmışların kapısını açıyorum güneşi sol cebime sığdırırken horozlar sabahı müjdelerken yalnızlığı avuç avuç ,avuçlarken seni su gibi çarpıyorum aynada çizgilerimden , kaz ayaklarımdan ayaklanıp yürüyorsun…
Bu vesile ile “DİYANET İŞLERİ BAŞKANLIĞI YAYINLARI” tarafından e kitap halinde yayınlanan MEVLİD KÜLLİYATINDAN bir kısmını sizlerle paylaşmak istedik. İndirerek okuyabilirsiniz. Mevlid-i Şerif Allah adın zikredelim evvela,Vacib oldu cümle işte…
SÜVEYDA-10 Sessizliğin kutsal şehridir ellerin Dibi görünmez kör kuyulara mı Yezidi’n sessizlik kulelerine mi Beni reva gördü gözlerin? Gözlerim görmez oldu, dilim lal, kulaklarım sağır Bu zindanda sesim ulaşmıyor sana…
Naif güne sarılır gibi İçime çekmek isterdim Kokun değsin güne İsterdim tek sözcük dökülüp düşmeden Sadece sadece kollarımda ol Mesafeler uzun Ben yorgun Gün başlamadan bitmiş Düş göz kapaklarıma Saklanmış…
Yetimhaneye verdiklerinde 9 yaşımdaydım. Ürkek ceylan gibi her yerim titriyor ve bir o kadarda korkuyordum. Beni annem bırakmıştı. Sıkıca elinden tutuyordum annemin. Sürekli burada mutlu olacaksın, senin yaşıtların var, onlarla…
bir bekleyiş, kaç kayboluş, kaç yitik kaç kanat,kaç tanın göğe düşüşü kaç hüznün solmuş çıtırdayan dalı say’madım, sayamadım, sayamam ki aritmetiğim yetmez, toplamaya çıkartmayı bilirim, ezber ettim öğrendim, öğrettin ,…
(Ergün ARAS kardeşime Rahmet dileyerek.. Dostların Ardınca..) Yahcı da biz.Yaman da biz.Dar gün olsaYanan da biz.FelekBir fırsat tanımaz.Ağlatır tez,Gülende biz.Hey kalırızAman da biz.Puslu havaKurt günüdür.Çen, Gırov’daDuman da biz.Can alanYollar da…
taş mıydı yüreğin mayası, aşk mı? böyle yanması odun ateşinde böyle dökmesi alev toplanını hangi bezin kenarında ki yangı hangi dağın çağrısı ,için içi kulaklardan yüreğe , kum saati akar…
modası geçmiş bir eylül hüznüydü ekim’den, kasım’dan süzülen yaşlar salıncak olmuş sararken yapraklar omuzların döker sarı sarı gül ayrılıklar bağırır son bölümü bir devir daha kapanır özlüğe modası geçmiş mecmualar…
Reşat ÇAMURLU “Aydınlanmanın nesnel eğilimi, imgelerin insan üzerindeki egemenliğine son vermekti.” T. Adorno, Minima Moralia Adorno’nun belirttiği gibi, “Aydınlanmış düşünce imgelerden kurtulma yönünde ilerlemiyordu.” Aydınlanma filozofları us adına geleneklere saldırıyordu.…