
Yıllar geçip giderken usulca yamacımdan geriye dönüp baktığımda bana geçmişi hatırlatan ne varsa aklımda, silik sönük dediğim, her karesini yazmaya niyetlendim şimdilerde…
Yazdıkça canlanıyor her sahne, ışığı vuruyor geçmişin perdesine…
En çok ne acıttıysa ve en çok neye güldümse…
Şimdilerde yaralarımı kim kanatmıştan ziyade, çocukluğumda o yarayı açanı bilirsem serinleyecek mi dersin bu hayalhane…Zamanın el yordamıyla kapattım yaralarımı, Kanatamazlar,
Sorgulayamazlar,
Susturamazlar,
Kırıklarımı sardığım yerden, yeniden açıp kanatamazlar…
Kurabilir miyim düşlerimi? Asabilir miyim yine gökyüzüne?… Meğerleri keşkelere esir etmişim. Yanlış anlaşılmaları ömrüme sürgün etmişim. Sabırla bir araya getirdim yapbozun eksik parçalarını, dokunduğum izler halâ yerli yerinde, eskisi gibi tek parça değilim , Mağlubiyeti kabul edip yine de hayatı ertelemedim.
Hayat dev bir sahne şimdi oyun sırası bende….
