Bir düş’ ün peşine düştüm
Hatıralarımda saklı iken gülüşlerim
Maniler dizdim manidar göğün rotasında saklı
Bazense bir izbede
Geviş getiren sözcüklerden ördüğüm bir buket
Saf tuttuğum kadar saflığın kabrinde
Yiten bir düş’ tüm
Düştüm düşeli aşka
Kayıp bir minvalde sekti hecelerim
Hazan yüklü ömrün son deminde
Derli toplu bir ölüm diledim
Oysaki ben yaşıyordum, haiz olduğum
Yaşama sevincime eşlik eden
Sözcüklerle yıkadığım mihrabım
Sönük teninde göğün
Elbet aşkla umutla dillenen muradım
Münferit hecelerden çıktığım yola
Muadilim kayıp bir gölge olsa bile
Radarım ve ricam ve ritmim
Bir gün bir gece
Densiz ikliminde hüznün
Beyitler arakladığım hicrinde dünün
Müspet olmasa da varlığı kindar gölgelerin…
Duyguların titrinde kin dolu iblis
Şerh düştüğüm kadar nice beis
İçre dönük yolculuğumda saklı bahsi geçen muhteris
Değil iken yangınımdan sökün eden
O tek kıvılcımda
Ansızın hayat buldum
Ne de olsa yâd ettiğim mazimde
Yârim dediğim sevgimde
Saklı tutulası bir sır gibi
Şiarım iken umudun devindiği
Şu yürek ikliminde…
Bazense doğan melun bir günün mahzun gülüşünde
Açtım ve soldum ardı ardına
Açmadığım kalbimde saklı umut ve huzur denen tohumla
Hasat bildim geceyi
Hicran bildiğim yazmadığımda şiiri
Hüsranıma içli dışlı
Semiren kimi zaman duyguların sökükleri
Eşlik ederken yorgun kalbime
Bir beyit
Ya da kayıp bir lahit
Tezahürü nicedir yitik
Bir bağış bir bahşediş
Bir boğum belki de kördüğüm
Addedilen ömrün güvertesi
Su alırken içinde salındığım kâğıttan kayığın haresi
Hanemde doğan umut misali
Ben bir şiirden de fazlaydım
Yazdığımdan azında razı olmadığım
Ne de olsa methiyeler dizmiştim ben sevgiye
Çıtası günbegün yükselen bir hare.
Bir saydam yürek ki
Aşk da yalnızlık da bahane
Ne de olsa içimdeki t/aşkın fasılası
Sonsuzluğun hasılası
Havsalamdan taşan cinnet ehli binlerce kelime
Boynu bükük olsa ne ki içimdeki yetimden
Doğan güneşi kimse eliyle iten…
Yâd ettiğim yarenimden
Ayrı düştüğüm,
Matemimle örülü mahremim ve mabedim
Varsın olsun açık vereyim
Yazdığım kadar her şiirde
Yeniden doğduğumun ispatı ve idraki
Aşkla köpüren o deniz ki
İçimde fazlasıyla mevcut bir coşku nasıl ki
S/onsuzluğun devasa devası ve daveti…
İçlensem ne ki içerdiğimden fazlası
Saklı iken derinde
Bilene ve koruyana emanetti gülüşlerim
Şiir biçip hüzün içtiğim
Şairlik kanımda dolaşan
İmgelerin feryadına kulak kabartan
Sağır Sultan sancağım ve sadık kaldığım bir suret misali
Devinen surelerden aldığım kadar gücümü ve cesaretimi
Varsın olsun metruk ve yitik bir gülümseme
Eşlik etsin günüme ve ömrüme.
Haz aldığım kadar acılarımdan
Açabildiğim yürek ikliminde seken
Bir kurşun misali
Yazmadığımda şiir ve aşkı
Kopan fırtınanın Rüyacısı
İçtimada ömür ve kalem
Bil mukabil sevgili kâinat içimde saklı tuttuğum
Bir mabet ki
Kayıp ömrün bitiminde dahi
Eşlik eden o coşku ve yaşama sevinci.
Örülü kafiyeler katedrali yüreğin
Örgün hayaller devasa rahmetin hikmeti
Korunduğuma delalet her gece
Ömürlük bir ritim bu adeta
Taşımayacağım yükü vermez elbet yüce Mevla…