
cümlenin eli kolu bağlı,
dudağın suçu ne,
sesin sırra kadem ,
gardiyanın istifa basmış,
hakimi , avukatı
kırık bir kaleme anlatıyor …
içim içimi dövüyor da,
fısıltıya,
saklambaç sokağı,
lambalarını yakıyor,
cümlem devriliyor da,
ben yine iyiyimleri,
yutuyorum,
bal kaymak gibi,
o kadar unutmuşsun ki,
sıkacak bir şarjör,
sözünde kalmamış,
bana,
hem de bana…
Sibel Karagöz