içimin yılkıları prangalarını
silkeleyip attı
esaretin demir zırhını
kağıt gibi yırttı
ancak boşluğu adımlayacak
mecali yoktu
neden dedim
mahpusluğu elinin tersiyle
itemiyorsun
ya düşersem dedi
yalnızlık elinden tuttu
ya uçarsan dedi
yılkılar kişnedi
sesin teli arşa
merdiven dayadı
kanatlar mavisini bıraktı
nallar çiftesini
göğe daldım
uykular mahmur
düş hülyalı
Sibel Karagöz
