
Çoğu geceler çatı katımın penceresinden bakarken bulutlara takılır gözlerim, rüzgarla şakalaşır, dolunayda gölgeni ararım. Bazı geceler yıldızlardan sorarım seni de bilemez nerede olduğunu veya bana söylemezler. Geceler şahittir ne çok özlediğimi seni. Biri çıkıp da gördüm dese bile rahatlayacak içim. Hayat da olduğunu bilmek bile mutlandıracak beni oysa.
Sonrasında sahilde bulurum kendimi, veya öyle hayal kurarım işte. Dalgalar bir türlü yazıp sana yollamadığım şişelerin hesabını sorar benden, rüzgarlar kolumdan tutup, senin denizsiz ülkene taşımaya kalkarlar beni ama izin vermez martılar. Ben yine seni özlerim ve ben seni öylece hiç konuşmadan beklerim.
Meğer sen benden giderken acımasız zamanı da beraberinde götürmüşsün. Ulan derim herşeyi alıp götürdün de bir ben kaldım geriye, bir beni alamadın yanına. İşte ben zamansız zamanlarımda bile seni özlerim en fazla. Sanki başka işim yokmuş gibi her an her saniye seni özlerim. Benimle birlikte tüm saatler, dakikalar, saniyeler, martılar ve bu sahil geleceğin günü bekliyor. Ben biliyorum gelmeyeceksin ama onlara söyleyemedim hala. Bir umut yüreklerinde gelmeni bekliyorlar.
Aslında sadece martılar değil seni bekleyen. Yüreğim de bekler seni, gözlerim ve de ellerimde bekler. Yani geceleri sensiz, zamanı bensiz geçiririm. Ama her ne olursa olsun bir yanım öksüz bir yanım yetim… Sen gelene kadar ‘ Tadilat nedeniyle kapalı”(yız) dır kalbim. Gözlerim hiçbir güzeli görmez. Hiçbir sevdaya sevda demez yüreğim. Taki sen beni bulana dek. Ararsan beni şayet taaaaaa git dediğin yerdeyim haberin olsun…
10. TEMMUZ. 2020
Şiirbaz