Merhaba kıymetli dostlar, Bugün biraz hasbihal edelim mi ne dersiniz… Günümüzün yaşanmış insan hallerine bakıyorumda, Ne kadar kolay zarar veriyoruz birbirimize , bazen çok severek, bazen yardım ederek , bazen görmezden gelerek, bazen yardım etmeyerek, bazen de yardım istemeyerek, ne çabuk kırılıyoruz sevdiklerimize. Kimimiz hayalkırıklığı enkazından kendi çabasıyla kalkarken, kimimiz parmağını kımıldatmadan sahip olmayı öğrenmiş dünya tahtına.. Hayat kiminin elinin altındayken altın tepside, kimini ezip geçmiş var gücüyle.. Ne çok önyargıyla bakıyoruz ikili ilişkilerimize güven aslında ne kadar derinlerde severek avutuyoruz güvenerek acıtıyoruz . Sahi severken acıtmak sevmenin neresinde? Emin olamıyoruz, en çok güvenmemiz gereken anne baba kucağında güvenli bağlanmayı kuramadığımız yıllar, yaşlara evrildikçe ,biz büyüdük artık dedikçe acabalarla bakıyoruz insanlara, olmazlarla taşıyoruz, keşkelerle omuzluyoruz hayatı sırtımıza. Yüzümüzde çizikler avucumuzda keşkeler biriktirmeyelim. Yaşanılan olaylara tecrübe deyip geçmek bizim elimizde herkes kendi yaşantısında değişime açık olmak zorunda bu zamana kadar nasıl gördüğün önemli değil neyin doğru olduğu. Herkes kendinin en iyi versiyonu olan iyiliğin içinden dışına yansıyan profilini oluşturabilirse iyi olabilir.
İki türlü iyilik kavramı var benim gözümde biri özde diğeri sözde oysa iyi bir tane.
Bakış açısına göre değişkenlik gösterebiliyor günümüzde bu değer maalesef.
Kime göre neye göre deriz benim kendi çıkarlarıma hizmet eden ‘iyilik ‘ senin hayatını güç duruma getirebilir ya da hoş duruma getirmeyedebilir. Bu nokta da özde iyiliğin gereklerini yapmak en vicdanlı olanı zannımca. Kendi iyiliği kimsenin hayatına mââl olmayan insan iyi huylu insandır vesselâm. Sevgiyle kalın…🖋✨️💓