Loading


1944 Yılında Iğdır da dünyaya gelen, Akyumak (Kızılzakir) köyümüzden olan, her Iğdır’lının gönlünde yer edinen, Iğdır aşığı, sevdalısı, herkesin derdine merhem olmaya itirazsız koşturan bürokratımızdı rahmetli Rasim Eroğlu.
Yapı Kredi Bankası (1974) Ankara itfaiye şubesinde işe başlayan, üniversiteyi bitirmiş, askerliğini yedek subay olarak yapmış bir memur adayı olarak hemen göreve başlatmışlardı. Başarıları onun müdür yardımcısı olmasına vesile olmuştu. Fakat onun gözü hayranı olduğu memleketi Iğdır’daydı. Çok geçmeden bankanın Iğdır şubesine 1976 yılında atandı ve akabinde bankanın en genç müdürü, Iğdırlının bankadan her ihtiyaç talebini karşılayan, insanlarla yakından dostluk kuran, ilçedeki tüm halk, bürokrat, genç, yaşlı, demeden sevilen, sayılan, insanlarımızın sıkıntıları için elini taşın altına koyan bir müdürümüzdü. 1989 Yılına kadar da Iğdır da aynı banka şubesinde müdür (takriben 14 yıl) olarak uzunca kaldığı için en uzun müdürlük yapan bürokrat ünvanını da almış ve bankanın yayınlanan dergisinde iki kez kapak haber yapılmıştı.
Rahmetli Rasim abiyi ismen tanıyordum, teşri mesaim hiç olmamıştı, her türlü bankacılık işlemlerimiz abim H. Sabri Şıktaş tarafından yürütüldüğü için o hep “Rasim abiye gittim, şu konuda destek verdi, sıkıntımızı çözdü, işimizi kolaylaştırdı, Baba sana selamı vardı” diye anlatır dururdu.
Iğdır sevdalısı banka müdürümüz rahmetli Rasim Eroğlu Iğdır’daki neredeyse tüm ticaret yapan tüccarları, esnafları bankasında toplamış, kendini herkese sevdirip saydırmış, başarılı hizmetlere imza atmış biri olması hasebiyle Erzurum Bölge Müdürlüğünde Müdür yardımcısı olması yönünde ikna edip götürmüşlerdi. O yıllarda ortaokul bitirenler bile diploma olarak etkin konumda idiler. Rahmetli İstanbul Üniversitesi Basın Yayın lisans mezunu olması nedeniyle bilgi, başarı, birikim, tecrübe, bankacılıktaki isabetli çalışma ve kararları ona olan güveni artırmış, başarısı karşısında şapka çıkarmışlardı.
1990 yılı sonrası o sevdalısı olduğu Iğdır ve Iğdırlıya Erzurum’da ev sahipliği yapmaya başladı. Güler yüzü, sosyal demokrat düşüncesi, insancıllığı, yardımseverliği, dostluğu öne çıktığı için rahatlıkla kapısını çalmaya başladığımız bir abimizdi. Erzurum’da da bürokratlarla, halkla oluşturduğu dostluk orada da sevilen, sayılan bir insan olarak kabul görmesini sağlamıştı. Bu yardımseverliğini dostu Prof. Dr. Dursun Akdemir’le birlikte bir ekip gibi sürdürmekte, nerdeyse tüm Iğdırlılara (bizde dahil) faydalı olmakta, sahip çıkmaktaydılar.
Iğdır ve Erzurum’da bankaya çok faydalı olmasından dolayı Genel Müdürlük ısrarla genel merkezde görev almasını talep etse de her hafta sonu Iğdır’a gelip arkadaşlarıyla sohbet etmek, sevdalısı olduğu Iğdır’ı görmek, hasret gidermek ağır bastığı için kabul etmemekteydi
Gönlünden Iğdır’dan Milletvekili ya da Belediye başkanlığı adaylığı geçmese de önerenleri kıramamakta, DYP deki arkadaşları ile sıkça bilgi alışverişi yapmakta, Genel merkeze gitmeyi boş vermenin yanı sıra Bölge Müdür yardımcılığından da istifa etmekteydi. Bölge Müdürü ilk istifasında göreve başlatabildiğini fakat ikincide başlatamayacağını dedi ama rahmetli Rasim abi 1993/94 gibi istifa etmiş fakat nasip değilmiş ki Rasim beye değil de rahmetli Ali Asker Aşırım’a verilmişti adaylık. Bankacılık işinden ayrılan fakat siyasetteki arkadaşlarının çeşitli önerilerini de kabul etmeyen rahmetli Rasim abi’nin Sümerbank bankacılık bölümüne Doğu Anadolu Merkez müdürü olarak ataması yapıldı. Takriben 1-1,5 yıl burada Müdürlük yapan Rasim abi 1995 gibi emekli olmuş ve bir Iğdır beyefendisi, ekabiri, aksakalı olarak halkın sorunlarını ikili ilişkileri ile bürokraside çözmeye başlamıştı.
1984 Yılında Erzurum da ilk olarak muhabbet ederek bana ilk parlament sigarasını ikram eden, rahmetli kayınpederim Mehmet Yılmaz’ın, Babam H Salih Şıktaş’ın, Abim H Sabri Şıktaş’ın kadim dostları, benimse kişiliği ile gönlümü fetheden kıymetli abim, büyüğüm, Müdürüm Rasim Eroğlu ile babamın nükseden rahatsızlığı üzerine Erzurum’daki Müdürlük makam odasında yakinen tanımak nasip oldu. Gösterdiği alicenaplık ruhumu okşamış, aydın, demokrat, kibirsiz, neşeli davranışları takdire şayan bir kişiliğe sahip olduğunu ortaya çıkarıyordu.
Emekli olup Iğdır’a yerleştikten sonra dostlarıyla şehir kulüpte buluşan rahmetli Rasim abi, herkesi itidale davet eder, ikili ilişkilerinde asla çıkar gözetmez, kazancından fedakarlık eder, halkın mutluluğunu kendi mutluluğu gibi görürdü.
2009 yılı Ocak ayının 9’unda çok sevdiği, gurur duyduğu şehir Iğdırda hayata gözlerini kapadı.
Geride, dostluk, yardım severlik, insanlık, sevgi, saygı dolu beş genç evlat bıraktı. Aygün, Sakine, Aysun, Gülşad, Okay isimli beş evladını bırakarak çok sevdiği, sokaklarında büyüdüğü, ekabiriyle, halkıyla candan, samimi oturup kalktığı, her geldiğinde mutlu olduğu Iğdır’ına elveda etti.
Iğdır Asri mezarlıkta sevenlerinin dualarıyla toprağa verildi. Mekanı cennet olsun..

Reklamlar

By EMİR ŞIKTAŞ

Bir ömrün sonbaharı..

Bir Cevap Yazın

KÜNYE ONLİNE sitesinden daha fazla şey keşfedin

Okumaya devam etmek ve tüm arşive erişim kazanmak için hemen abone olun.

Okumaya devam et

KÜNYE ONLİNE sitesinden daha fazla şey keşfedin

Okumaya devam etmek ve tüm arşive erişim kazanmak için hemen abone olun.

Okumaya devam et