
“Tutsaktı işte yüreği. Hiçbir yere gidemez ve gezemezdi. Talih onu tekerlekli sandalyeye mahkum etmişti. Arkadaşları gibi oyun oynayamaz, koşamaz ve yürüyemezdi. Bağlıydı kafesine. Yüreği gibi hapsolmuştu evine. Doğuştandı; iki ayağı da tutmuyor, canlanamıyordu. Bir can, bedenin her yerine eşit dağıtılamaz mıydı? Bunu düşündü. Yüreği yine hapsoldu karanlığa…” Köy Öğretmeni Hüseyin’nin çocukları için yazdığı, insanın içini […]
ÖZGÜRLÜK BULUTU🎈