Kapatma düğmesi yok şu içimdekilerin
Öyle ki bazen kendimden bile sakladığım oluyor içimdekileri
Böyle yaza yaza yatıştırıyorum sadece
Daha yeni uyuşturucuya düşmüş gençler gibi
Hayatın kıyısına yığılıp kalmam bundandır.
Yaza yaza hayata tutunmaya çalışıyorum işte
Bazen ölüymüş gibi soğur ellerim ayak parmaklarıma kadar
Ve sık sık sanki gözleri açık gitmiş bir ceset gibi gözlerim uzaklara dalar
Daha ne kadar dayanabilirim bilmiyorum
Aklım toparlanmak için seni bekliyor desem yüreğim incinir
İstemediğinden değil yüreğimin incinmesi
Dilimin gururumun yanında yer almasıdır incinmesinin sebebi
Sahi seni gerçekten istiyor mu yüreğim onu da bilmiyorum
Görüyorsun ya ben kendi içiyle bile kavgaya tutuşan tiplerdenim
Bugün gel otur senindir gönlümün tahtı desem
Yarın seni belki o tahttan ederim.
Kim bilir belki ot bitmez kervan geçmez yerlere sürgün ederim
Sahi, sahiden seviyor muyum seni bilmiyorum.
Şimdi gelsen bunca bilinmezler içinde bir bilinmez umman da sen olsan
Toparlarım diye belki düşündüğüm aklım acaba toparlanır mı?
Isınır diye belki tuttuğum ellerin, ellerimi ısıtır mı?
Sen iyisi mi gittiğin o yerlerde kal hiçbir şeyden habersiz
Ne gözlerimin uzaklara daldığını ne de ellerimin üşüdüğünü bil.
Bu karanlık, sonu görünmeyen kederli dehliz benim kaderim
Bu karanlık, sonu görünmeyen kederli dehliz benim kalbim.
Abdullah SÖNMEZ