Boyumuzu aşan servilerin arasından çıkıp ta gel
Kara kara bulutlar sarmadan göğümüzü
Huzurun en koyu mavi tonunda çıkıp ta gel.
Kahverengi gözlerinden yaş sızdırmadan gel
Kimseye söylemedim yüreğimdeki hüznü
Sensiz kabuk tutmayan yaramı, sarmak üzre gel.
Gel ki boruları katran bağlamış ocağım yeniden can bulsun
Kaç zamandır pişmeyen aşım senin aşkın ile kavrulsun
Ocak, aş bahane gel ki yüreğim huzur bulsun.
Kalem ile yazdım da aşikâr etmedim seni kimseye
Seni, senden bile sır gibi sakladım
Olurda kaçıracak olursa diye dilime taş bağladım.
Adına nerede rastlasam hasret rüzgârları esiyor
Bu doğa olayı hiçbir coğrafya kitabında geçmiyor.
Yokluğun şuramda acı bir sızı, hiç geçmiyor.
Abdullah SÖNMEZ
Yüreğine kalemine sağlık…
EyvAllah üstad.